(AGOS) İki senede bir yapılan uluslararası sanat festivali Europalia bu sene Türkiye’ye odaklanıyor. Ekim ayında ‘Europalia Türkiye’ adıyla başlayacak olan festivalin direktörlüğünü Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtım Genel Müdür Vekili İrfan Önal, küratörlüğünü ise Sabah gazetesi yazarı Hasan Bülent Kahraman yapıyor.
Başta Brüksel olmak üzere Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde sergiler açan festivale karşı, Belçika’daki Ermenileri, Kürtleri, Aramileri, Süryanileri ve Doğu Hıristiyanlarını temsil eden beş kurum, bir bildiri yayınladı. Bildiride Türkiye, Ermeni Soykırımı’nı inkâr ettiği için bu festivale karşı çıkılıyor.
25. kez düzenlenecek olan Europalia Sanat Festivali, bu sene Türkiye’ye odaklanıyor. Festivalde, “sanat”, “sergi”, “müzik”, “sahne sanatları”, “sinema”, “edebiyat” ve “gençlik” başlıkları altında düzenlenecek çeşitli etkinliklerle Türkiye tanıtılacak. 6 Ekim 2015 – 31 Ocak 2016 tarihleri arasında yapılacak olan Europalia Türkiye için hazırlanan metinde, Türkiye’nin çokkültürlülüğü ön plana çıkarılmış. Avrupa’yla Asya arasında bir köprü olan Türkiye’nin festival için ideal tercih olduğu belirtiliyor. Türkiye’nin konuk ülke statüsü, Belçika’da tepkiyle karşılandı.
Festivalin programı yeni açıklanmış olsa da, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in, Türkiye’nin festivale konuk ülke olarak katılımına ilişkin çerçeve anlaşması imzalandıktan sonra yaptığı basın toplantısındaki açıklamaları, tartışma yaratıp Türkiye’nin yaklaşımına dair ipuçları vermişti.
Esayan ve Mahçupyan da var
Bakan Çelik, “Anadolu, devasa bir açık hava müzesidir. Hititlerden Friglere kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapan köklü bir mirastır Anadolu Medeniyeti. Bu nedenle, festivaldeki sergimizin temasını ‘Anadolu: Sonsuzluğun Evi’ şeklinde belirledik. Bu festivalin ülkemizin sahip olduğu değerleri Avrupa’ya tanıtacağına inanıyoruz” diye konuşmuştu. Belçikalı bir gazetecinin, “Türkiye’nin 2015’te konuk ülke olması da büyük bir tesadüf. Bu festivalde Ermeni kültürüne de odaklanmayı düşünüyor musunuz?” sorusuna ise, “Ermeni kültürü, bizim kültürümüzün dışında bir kültür değil. Tam tersine kendi kültürümüzden bahsederken, Ermeni kültürünü de kültürel damarlarımızdan biri olarak sayıyoruz. Biz Anadolu kültürünü tanıtırken, kompartımanlara bölmüyoruz. Bir Ermeni, bir Rum, bir Türk kompartımanı açmıyoruz. Hepsinin hep beraber Anadolu kültürünü oluşturduğunu düşünüyoruz. Türkler, Kürtler, Ermeniler, hepsini beraber, bir organik bütünlük içinde göstereceğiz” demişti.
Festival programında Ermeni, Rum, Musevi kültürlerine ve Anadolu’daki Hıristiyan mirasına ait çok sayıda çalışma yer alırken, Markar Esayan ve Etyen Mahçupyan, “Türkiye’de Ermeni ve yazar olmak” başlıklı bir konuşma yapacaklar.
Başta Brüksel olmak üzere Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde düzenlenen festivale karşı, Belçika’daki Ermenileri, Kürtleri, Süryanileri ve Doğu Hıristiyanlarını temsil eden beş kurum bir bildiri yayınladı. Bildiride Türkiye, Ermeni Soykırımı’nı inkar ettiği için bu festivale karşı çıkılıyor.
Belçika Ermeni Ulusal Komitesi, Belçika Arami Federasyonu, Avrupa Süryani Birliği, Kürt Enstitüsü ve Doğu Hıristiyanlarına Yardım Komitesi’nin yayınladığı “Europalia Türkiye’ye Hayır!” başlıklı bildiri, özetle şu şekilde: “Belçika’nın soykırımı tanıdığı bir dönemde, kralımız, bu soykırımı tanımayı reddeden bir devletin cumhurbaşkanını bir ‘arkadaş’ olarak nasıl kabul edecek? Belçika vatandaşları olarak bizler, inkârcı bir hükümetin en üst seviyede kabul edileceği gerçeğinin yarattığı tehditten rahatsızız. Sayın Başbakan, ülkemiz ve onun egemenliğine yönelik bu onursuzluktan ve değerlerimizin çürümesinden kurtulmak için hâlâ zaman var. Europalia Türkiye’yi iptal edin!”
Adalet ve Demokrasi için Avrupa Ermeni Federasyonu Sözcüsü Bedo Demirjian:Kral festivali iptal etmeli
“Sanatçı ve diğer katılımcılara tüm saygımla, Europalia Türkiye’nin, Ermeni Soykırımı’nın yüzüncü yılına denk gelen bu senede asla yapılmaması gerekirdi. Kürtler, Ermeniler, Keldaniler ve Aramiler olarak Belçika Kralı Philippe’ye, festivali iptal edip Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı kabul etmemesi için bir metin gönderdik.
Her şey bir yana, organizatörlerin ‘on binlerce senelik Anadolu kültüründen’ bahsederken oranın tarihi Ermenistan olduğundan bahsedilmiyor. Ermenilerin ve Rumların harap edilmiş kültürel mirası çok kültürlü Anadolu Türk kültürü bağlamında Avrupalılara sunuluyor. Belçika Temsilciler Meclisi’nin ve Avrupa Parlamentosu’nun yüzüncü yılında Ermeni Soykırımı’nı tanıyıp Türkiye’yi kınadığı bir dönemde bu festivalin yapılması utanç vericidir.
Europalia Türkiye Festivali, bu topraklarda yaşamış olan halkların mirasını ve onların kültürlerini tam anlamıyla insanlara sunmak için iyi bir fırsat bile olabilirdi. Zulüm görmüş olan azınlıklardan ve onların kültüründen bahsediyorum. Ama organizatörler inkarcı Türkiye devletiyle işbirliği yapmayı tercih etti. 1995’teki Europalia Türkiye’yi iptal ettirmeyi başarmıştık, bu sefer de beklentimiz bu yönde.”